“Doğduğum yer Batman, yaşadığım yer Muğla. Ruhumda ikisi de var.”

Bazı hayatlar vardır; insanın yalnızca kendine değil, ait olduğu iki şehir arasında da köprü olur.

“Doğduğum yer Batman, yaşadığım yer Muğla. Ruhumda ikisi de var.”
Yayınlama: 23.06.2025 12:51:27
Düzenleme: 23.06.2025 13:13
349
A+
A-

İşte bu röportaj, tam da böyle bir hayatın izini sürüyor. Batman’ın kadim topraklarından çıkıp Muğla’nın yeşil kıyılarına uzanan, oradan da sporun ve toplum hizmetinin kalbine kök salan bir ismi ağırlıyoruz bu sayıda: Menaf Kıyanç.

Muğlaspor’un Başkanı olarak sadece bir futbol kulübünü değil, aynı zamanda birlik, aidiyet ve azim duygusunu da zirveye taşıyan Kıyanç, iki yıl gibi kısa bir sürede takımı BAL Ligi’nden 2. Lige yükseltmeyi başardı. Hemşerimizle yaptığımız bu keyifli ve ilham verici sohbet, sadece başarıyı değil, o başarıyı var eden sabrı, mücadeleyi ve değerleri de içinde barındırıyor.

 

 

* Menaf bey, öncelikle sizi tanımak isteriz. Hayatınızın kilometre taşlarını bize özetler misiniz?

 

– Elbette… 1976 yılında Batman’da doğdum. Eğitim hayatıma Fatih Lisesi’nde başladım ve oradan mezun oldum. Kısa bir süre Ankara’da yaşadıktan sonra 1994 yılında Muğla’ya yerleştim. 1996’nın sonunda Kıyanç İnşaat’ta hissedar olarak iş hayatına atıldım. 1998-99 yıllarında ortaklarımdan ayrılarak şirketin tek sahibi oldum ve o günden bu yana yapı sektöründe faaliyet göstermeye devam ediyorum. Bugün Muğla Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Üyesiyim, aynı zamanda Muğla Kızılay İl Başkanvekilliği görevini yürütüyorum. Ama en çok heyecan duyduğum görev, Muğlaspor Kulüp Başkanlığı. Çünkü orada sadece spor değil, umut inşa ediyorsunuz.

 

 

*Peki sizi Batman’dan alıp Muğla’ya taşıyan hikâye neydi?

 

-Aslında kaderin bir cilvesiydi. Rahmetli amcam ve birkaç hemşerimizle birlikte Muğla’ya bir ziyaret gerçekleştirdik. Bu güzel şehirle ilk temas orada oldu. Sonra amcamın da teşvikiyle burada bir iş kurma fikri doğdu. Amcamın vefatının ardından da bu düşünceyi sürdürdüm, iş ortaklarımla çalıştım ve sonrasında kendi şirketimi kurarak Muğla’da kalıcı hale geldim.

 

*Görünen o ki Muğla’ya geliş bir göçten öte, bir hayata yeniden başlama kararı olmuş. Peki sizi oraya bağlayan neydi?

 

-Bu soruya kalpten cevap vermek gerekirse; aidiyet duygusu. İnsan, yaptığı işe ruhunu katınca, o topraklar da sizi sahipleniyor. Muğla’ya geldiğimizde şehir büyümeye açıktı, fırsatlar vardı; ama bunları değerlendirmek için cesaret, azim ve çok çalışma gerekiyordu. Biz bu mücadeleye inandık. İnşaat sektöründe az sayıdaki girişimciden biri olduk. Mücadele ettikçe kök saldık, aidiyetimiz derinleşti. Bir noktadan sonra Muğla sadece yaşadığım yer değil, ait olduğum yer haline geldi.

 

*Batmanla bağlarınız bu süreçte nasıl ilerledi? Tamamen koptu mu yoksa devam eden bir gönül bağı var mı?

 

-Hiçbir zaman kopmadı. Babamın Batman İkiköprü belediye başkanlığı döneminde Batman’a sık sık giderdim. 2016’da babamı kaybettikten sonra ziyaretlerim seyrekleşti; ama kalbimdeki bağ asla zayıflamadı. Hâlâ orada yaşayan aile fertlerim, akrabalarım var. Batman benim kimliğimin ilk parçası. Nerede yaşarsam yaşayayım o bağ hep sürecek.

 

*Bu kadar uzun süre başka bir şehirde yaşayıp iş yaparken zorluklar yaşadınız mı? Hiç “dönsem mi?” dediğiniz oldu mu?

 

-Hayır, dönmeyi hiç düşünmedim; çünkü bir yerde kök salmak istiyorsanız, zorluklarla mücadele etmeyi de göze almalısınız. Ben hiçbir zaman engelleri kafama takmadım. Önyargılarla karşılaştığımız da oldu elbette; ama ben her zaman kardeşlerime şunu söyledim: “Maça 1-0 geride başlayacağız ama o maçı çevireceğiz.” Önemli olan yılmamak, vazgeçmemek. Sabırla, istikrarla yürüdüğünüzde şehir sizi kabulleniyor. Dürüstlükle iş yapan herkesin önü bir şekilde açılır.

 

*Muğlaspor Başkanı olmanız da bu sürecin önemli bir parçası. Sizi spor camiasına taşıyan neydi?

 

-Spor hayatımın her döneminde vardı. Gençken Batman Fatih Lisesi’nde, sonra Beşiri’de amatör futbol oynadım. 2001’de Muğlaspor yönetimine en genç üye olarak girdim. Sonra hep bu camianın içinde kaldım. Spor benim için sadece bir saha mücadelesi değil, aynı zamanda toplumsal bir sorumluluk alanıydı. Muğlaspor’un başkanı olarak bu şehre bir nebze de olsa borcumu ödediğime inanıyorum. Çünkü kulüpler sadece skorla değil, gençlere sağladıkları alanlarla da anlam kazanır.

 

*Evet, şehre olan borcunuzu sadece ödemekle kalmadınız, aynı zamanda Muğlaspor’u BAL Ligi’nden 2. Lig’e taşıyarak tarihi bir başarıya da imza attınız. Bu süreç nasıldı?

 

-Gerçekten kolay bir süreç olmadı. Pandemi, ekonomik kriz, tesis yetersizliği, sponsor eksikliği gibi zorluklarla uğraştık. Ama güçlü bir yönetim kurduk, inandık ve yola çıktık. BAL Ligi’nden çıkıp önce 3. Lig’e, ardından bu sezon 2. Lig’e yükseldik. Bunu büyük bir özveriyle gerçekleştirdik. Bu başarı sadece sportif değil, toplumsal da bir zaferdir. Çünkü Muğlaspor bu şehrin gençleri için bir umut kapısı.

 

*Bir Batmanlı olarak Muğla’da kulüp başkanı olmak bazı önyargılarla karşılaşmanıza neden oldu mu?

 

-Elbette zaman zaman böyle şeylerle karşılaşıyoruz. “Batmanlıdır, neden destek olayım?” gibi söylemler duyduk. Ama ben bu tür şeyleri önemsemiyorum. Kim ne düşünüyor diye kaygılanmam. Biz işimizi iyi yapıyorsak, gerisi gelir. Samimiyetin, adanmışlığın dili evrenseldir. Zaten görüyorum ki genç kuşak bu tür kimlikçi önyargılardan uzak. Onlardan aldığım sevgi ve ilgi, her şeye değer.

 

*Son olarak Batmanlılara ve Muğlalılara ne söylemek istersiniz?

 

-Şunu söylemek isterim: Bir Batmanlının Muğlaspor gibi bir kulübün başkanı olması, hizmetin kimlikten öte bir anlam taşıdığını gösteriyor. Aynı şekilde bir Muğlalı Batman’da bir spor kulübü başkanı olursa, işte o zaman bu ülke gerçekten bütünleşmiş demektir. Artık doğduğumuz yerin değil, yaptığımız işin konuşulması gerek. Ben bugün Muğlaspor Başkanıyım ama Batman Petrolspor da ikinci takımım. Hatta başkanı, lise sıralarını birlikte paylaştığım kıymetli bir dostum.

Bu dünyaya bir kez geliyoruz. Ardımızda güzel işler bırakmak zorundayız. Toplumun huzurunu artıracak işler yaparsak, kendi iç huzurumuz da çoğalır. Muğlaspor ile Batman Petrolspor arasında bir “kardeş takım” bağı kurulsa, bu benim için tarifsiz bir mutluluk olur.

Bu röportaj aracılığıyla hem Batmanlı hem Muğlalı kardeşlerime selam ve muhabbetlerimi gönderiyorum.

 

 

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.