Hayat, bazen bize çok basit bir dersi defalarca sınavla öğretir:
Zorladığın şey, zaten senin değildir.
İlişkilerde, dostluklarda, aile bağlarında… Hepimiz bir zamanlar bir şeyleri oldurmaya çalıştık.
“Biraz daha sabredersem… Biraz daha iyi olursam… Biraz daha susarsam…”
Kendi ihtiyaçlarımızı, iç sesimizi, kırgınlığımızı yok sayarak “belki değişir” dedik.
Ama sonunda ne oldu?
Yorulduk. Küçüldük. Yalnızlaştık.
Kendimize benzemeyen hâllere büründük. Sırf “kalsınlar” diye kendimizden eksilttik.
Oysa bir gün gelir… İçinde bir yer uyanır.
Ve sessizce şunu fısıldar:
“Ben artık hiçbir şeyi zorlamayacağım.”
Çünkü sevilmek, uğruna savaşılacak bir ödül değil.
İlgi görmek, hak edilmek için acıya katlanılacak bir ayrıcalık değil.
Değer görmek, dilenerek alınacak bir sadaka hiç değil.
Gerçek sevgi zorlanmaz.
Gerçek sevgi, akışkandır. Sessizce gelir, yormaz, sınav sunmaz, tehdit etmez.
Sorgulatmaz bile kendini. “Kalır mı, gider mi?” diye sormazsın ona.
Çünkü zaten hep oradadır.
Zorlamadan da kalandır zaten hakiki olan.
Bir arkadaşının seninle yalnızca sen ona mesaj attığında konuştuğunu fark ettiğin an…
Sevdiğin insanın yalnızca ihtiyacı olduğunda sana yaklaştığını hissettiğin an…
Ailenin seni anlaması için sürekli bir şeyler açıklamak zorunda kaldığını fark ettiğin an…
İşte o an anlarsın:
Zorluyorsun. Olmayanı oldurmaya çalışıyorsun. Ve bu seni tüketiyor.
İnsan bir gün bunu öğrenir.
Zorladığı her şeyin kendisini nasıl parça parça tükettiğini fark eder.
O zaman bırakır.
Sevilsin diye susmayı…
Anlaşılsın diye eğilmeyi…
Kalması için kendinden vazgeçmeyi…
Ve o anda başlar gerçek iyileşme.
Kendini sevdiğinde, değer verdiğinde, “Ben buradayım, ben yeterim” dediğinde…
Artık ne sevilmek için çırpınırsın, ne de gitmesin diye dua edersin.
Çünkü bilirsin:
Kalan zaten gönüllü kalır.
Giden, zaten hiç tam olmamıştır.
Bugün, seni zorlayan ne varsa bırak.
Zorla tutmaya çalıştığın her şeyi usulca serbest bırak.
Korkma.
Hakiki olan, zaten gitmez.
Ve gitmesi gerekiyorsa, onunla birlikte sende taşınan yükler de gidecektir.
Geride kalan, daha hafif, daha sen, daha hakiki bir “sen” olacak.
Zorlamadan sevilir insan.
Zorlamadan da kalır yanında olan.
Ve sen, tüm o çabalardan sıyrıldığında…
Kendine gerçekten kavuşursun.