Yeniden Doğmak

Her son, içinde yeni bir başlangıcın tohumunu taşır.

Yayınlama: 09.11.2025 14:03:37
16
A+
A-

Bazen en karanlık anlarımız, aslında yeniden doğumun eşiğidir. Hayat, kimseye sürekli düz bir yol vaat etmez. Hepimizin payına düşen kayıplar, hayal kırıklıkları, kırık kalpler vardır. Ama bazen, tam da o en zor anlarda içimizde bir ses uyanır: “Burada kalamazsın. Kalk ve yeniden başla.”

Yeniden doğmak; kaçmak değil, yüzleşmektir. Küllerinden kalkmak; “artık bitti” dediğin yerden, elin titreyerek de olsa yeniden adım atmaktır. İnsan bazen bir ilişki biterken, bir yakınını kaybederken, ya da içsel olarak tükendiğinde fark eder bunu: Artık eskisi gibi olamayacağını… İşte o an, yeniden doğuşun ilk sancısıdır.

Psikolojik olarak her “ölüm” – ister bir ilişkinin bitişi olsun, ister bir kimliğin çözülüşü – benliğimizde bir alan açar. Bu alan, yeni bir anlam inşa edebilmemiz için gereklidir. Çünkü zihin, eski düzenin yıkılmadığı yerde yenisini kuramaz. Bu süreçte yas tutmak, dinlenmek, acıya izin vermek çok değerlidir. Direnmeden, “evet bu da benim başıma geldi” diyebilmek… İşte o kabulleniş, iyileşmenin başlangıcıdır.

Yeniden doğan insanlar, genellikle acıdan geçerek bilgeleşir. Onları güçlü kılan şey yaşadıkları değil; o yaşanmışlıkları anlamlandırma biçimleridir. Her düşüş, bir farkındalığın doğumudur. Kaybettiğin bir ilişki, belki seni kendinle tanıştırır. Yalnızlık, kendi sesini duymanı sağlar. Ve bir gün fark edersin ki, sen o eski sen değilsin artık. Daha sakin, daha farkında, daha derin bir yerdesin.

Bazen yeniden doğuş, dışarıdan görünmez. Kimse fark etmez sessiz değişimini. Ama sen bilirsin… Kalbinde bir yer, artık farklı atıyordur. Eskiden seni yıkan sözler artık canını acıtmaz. Eskiden uğruna ağladığın şeylere sadece tebessüm edersin. İşte o an, yeniden doğduğunu anlarsın.

Hayatın döngüsü böyledir: yıkılırız, yeniden kuruluruz. Biteriz, yeniden başlarız. Bu sonsuz döngüde asıl mesele, düşmemek değil; her defasında ayağa kalkabilmektir. Çünkü insanın özü, dayanıklılıktır. Ruhun kendini yenileme gücü, doğanın baharda filizlenmesi kadar mucizevidir.

Küllerinden doğmak, acıyı yok saymak değil; o acıyı dönüştürmektir. Her yeniden doğuş, bir teslimiyetle başlar: “Artık savaşmayacağım. Sadece kendim olacağım.”

Ve o anda, içimizde yeni bir hayat başlar — sessiz, derin, gerçek bir hayat…

Yazarın Son Yazıları
02.11.2025 13:47:28
26.10.2025 13:31:43
19.10.2025 13:30:12
12.10.2025 12:58:15
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.