ARKADAŞLARLA GEZMEYE ÇIKTIK

Oradaki halk onun Peygamberliğini kabul etmeyerek ona hakaret ettiler ve onu taşladılar. Efendimiz çok üzüldü ve daha sonra çok sevdiği iki şahsiyeti kaybetti. Amcası Ebü Talip ve hanımı Hatice anamız vefat ettiler. Bu haberden sonra daha da üzüntüsü arttı.

Miraç hadisesi yaşandı. Cenabı Allah onun derdi ve kederini hafifletmek için bir gecede onu yanına götürdü. Aslında Miraç manevi kutsal bir yolculuktur. Gezmek, dolaşmak insana çok iyi geliyor. İnsan stresini ve sıkıntısını atıyor. Sürekli aynı yerde kalmaktan insan çok sıkılıyor. Değişim insana ilaç gibi geliyor diyerek arkadaş grubumuzla yollara düştük. Saat 11.30 civarında Kozluk’tan çıktık. Batman, Hasankeyf’e vardık. Göl kenarında çok güzel ve şirin bir ilçe… Tek eksikliği yeşillik alan azdı. Sonra Gercüş ilçesine vardık ve orada Ayrancı tepesinde dinledik. Soğuk ve mis ayranı içtik. Çok güzel ve serin bir yerdi. Maalesef ilçe hiç gelişmemiş… Bakanın memleketi olduğu halde… Ondan sonra Midyat’a geldik, güzel ve tarihi bir ilçe çok hoşuma gitti. Cadde ve kaldırımları geniş bir yer… Midyat’tan sonra dinleme yeri olan bir tesiste Midyat taşından yapılmış serin ve güzel olan Camii de arkadaşlarla öğle namazımızı cemaatle kıldık. Diğer namazlarımızı da cemaatle kıldık. Yolda ilahiler dinledik, dini sohbet yaptık, dini sorulara cevap verdik. Benim için o cemaatle kılınan namaz her şeye bedeldir. Arkadaşlarım imam olduğum için bana saygıda kusur etmiyorlar. Kendilerinden razıyım Rabbim onların yar ve yardımcıları olsun.

Beyaz suya geldik, mola verdik ve demlikte çay içtik. Orada yakındığım şey pahalılık. Oradan da Nusaybin’e geldik. Çarşıyı gezdik, öğle yemeğini yedik. Menegiç kahvesini aldık. Şenlen Giyim Mağazasını gezdik. Çalışanları çok iyi gençlerdi ve bizleri çok güzel karşıladılar. Tanıdıklardı, çay ve soğuk su ikram ettiler. Kendilerine çok teşekkür ederim, artık eve dönmek zamanıydı. Evimize kazasız belasız vardık. Dua da buluşmak dileğiyle Allah’a emanet olun.